Bal fiyatlarının yüksekliği: Marketler emeğimizi sömürüyor

Estimated read time 3 min read
Yazıyı paylaş

Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, 20 Mayıs’ta kutlanacak Dünya Arı Günü dolayısıyla bir açıklama yaptı.

Bu yazıyı okuduğunuz için teşekkür ederiz, abone olmayı unutmayın!/ Thank you for reading this post, don't forget to subscribe!

Doğada tüketmeden üreten tek canlının bal arıları olduğuna dikkat çeken Şahin, her gün yaklaşık 150 bitki ve hayvan türünün yok olduğunu belirtti.

Türkiye’de yerli ırk ve ekotiplerin orijinal alanlarında korunup 7 bölgede ıslahının sürdürülebilirliği konusunda çalışmalara devam ettiklerini anlatan Şahin, şöyle devam etti:

“Bal arısının ortaya koyduğu üretim gücü sayesinde; artan insan nüfusuna ve azalan tarım arazilerine karşın; artan gıda arzını karşılamada arı önemli bir umut ışığıdır. Son yıllarda yaşanan salgın hastalıklarda arı ürünlerinin insan sağlığı için tüm dünyada umut ışığı olduğunu unutmamalıyız.

Tarımcı dostlarımızın, bilinçsizce kullandıkları tarım ilaçları sebebiyle her yıl binlerce arı kolonisi yok olmaktadır. Flora ve genetik zenginliğimizin avantajını kullanarak tüm dünyada yaşanan küresel iklim değişikliğine karşı ülkesel arıcılık politikası oluşturulmalıdır.”

Bir kavanoz balın maliyeti 40 TL ise marketlerde nasıl 100 TL’ye satılır?

Marketlerdeki bal fiyatlarının yüksekliğine ilişkin bir soruya ise Şahin, şu cevabı verdi: “Bu bizim en büyük kanayan yaramızdır. Her yıl temmuz ayında bal maliyetlerini çalışıyoruz.

Bugün itibari ile 1 kg balın üreticiye maliyeti 200 TL’den aşağı değil. Bir kavanozun maliyeti 35-40 TL ise nasıl olurda marketlerde bir kavanoz bal 80-100 TL’ye satılır?

Arıcılar olarak en temel giderimiz mazottur. Sektörün önemli sorunlarından biri olan tağşiş ile ilgili TAGEM-TAB ve Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi işbirliği ile Balda Tağşiş projesi hazırladık. Proje ile tespit edilemeyen tağşiş yöntemlerine karşın 3 yeni metot geliştirilerek bakanlığımıza sunulmuştur.

Bakanlığımız NMR cihazı aldı. Bildiğiniz gibi yurt dışına giden ballar NMR’den geçiyor. Biz de TAB olarak bu konuda data için Türkiye’den 260 tane bal toplayarak bakanlığa teslim ettik. Biz de bu cihazı kullanalım dedik. Bir yıldır bu cihaz kullanılmıyor.

Ancak bu sorunun muhatabı Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda Kontrol Genel Müdürlüğü’dür. Geçmişte marketlere yazı yazdık. Emeğimizi sömürüyorlar. Çocuklarımıza kötülük yapıyorlar. Sahadaki bütün balların denetime açılması lazım. Üretici kan ağlıyor.”

Bu yazıları beğenebilirsin..

+ There are no comments

Add yours